TEAMWORKS

0
YIL
0
ORGANİZASYON
0
KATILIMCI
0
ŞEHİR

EKİP DİNAMİKLERİNİZİ ARTIRMAYA HAZIR MISINIZ?

Yüksek performanslı bir ekip olmanız yolunda atacağınız en büyük adım bu olacak.

EKİBİMİZ

İlhan Ören

Kurucu

Nuri Kayserilioğlu

Koordinatör

Kağan Aybudak

Kolaylaştırıcı

Caner Özkan

Ekip Lideri
E Katalog
Yaşayarak Öğrenme uygulama alternatiflerimize dair bilgi edinebileceğiniz e-kataloğumuzu indirmek için lütfen tıklayınız

METODOLOJİMİZ

Performans ve yetkinliklerde geliştirilmesi talep edilen alanlara özel yol haritası

İHTİYAÇ ANALİZİ
Yüz yüze ya da online ortamda kurumsal ihtiyacı analiz etmek.
ONLINE UYGULAMALAR
İhtiyaca uygun nitelikte online çözüm önerileri.
YÜZ YÜZE
Seçili program tasarımının yüz yüze gerçekleştirilmesi.
TAKİP VE RAPORLAMA
Uygulama süresince ve sonrasında sunulabilecek raporlar.

UYGULAMA ALTERNATİFLERİ

12 uygulama alternatifimize ait 60 eğitim

SIK SORULAN SORULAR

Yaşayarak öğrenme” felsefesine dayalı, ekip dinamiklerini artırıcı uygulamalardır.

Bireyler ve ekipler için en etkin öğrenme yolu konuya odaklanıp, kendi deneyimleri ve gözden geçirmeleri sonucunda yaşayarak öğrenme yolu ile oluşur.

Bireyleri konfor alanlarından çıkarıp, iş hayatında mecburen oluşan bariyerleri yıkabilmek için faaliyetlerin yapay olmayan doğal ortamlarda gerçekleştirilmesi etkinliği artırmaktadır.

Türkiye’nin mükemmel coğrafyasını dikkate aldığımızda yılın 12 ayı faaliyetler sürdürülür. Uygulamalar hava şartlarına göre indoor ya da outdoor alanlarda kurulabilecek gibi şekillendirilebilmektedir.

İş dünyasının toplandığı İstanbul’da ve İstanbul’a yakın yerlerde ise Nisan, Mayıs, Haziran, Eylül, Ekim ve Kasım ayları ideal’dir.

Bizce işi daha da zevkli kılan faktörlerden (biraz) üşüme ve ıslanmayı göze alan ekipler için ise zaman sınırı yoktur.

Herkes kendi “konfor alanı” içerisinde hareket eder. Kişisel gelişim ve artan başarı için bu “alan”ın dışına çıkmak gerekir. Bu yönde ekiplerin ihtiyaçları doğrultusunda program alternatifleri çıkartılır.

Programlara katılım için yaş, cinsiyet, fizik kondisyon gibi faktörler asla engel değildir. Ekiplerin profiline göre, bireyin kendi sınırlarını zorlaması için gerekli ortam yaratılır.

Outdoor eğitimlerin en büyük avantajı ekipler üzerinde farkındalık yaratıcı ve uzun süre unutulmayacak bir etki bırakmasıdır. Eğitimler: “ Yaşayarak Öğrenme “ prensibinde tasarlanmış olduğundan, en etkin öğrenme yolu olan konu odaklı yaklaşımla, ekiplerin kendi deneyimleri ve gözden geçirmeleri sonucunda oluşur.

Katılımcılar, eğitimlerin sonunda ekip arkadaşlarına karşı oluşan ön yargılarından kurtulabilirler. Bunun yanı sıra geribildirimlerle gerçekleştirilen iş hayatıyla bağdaştırmalar ile hedefleri kavrama süreci de daha verimli hale getirilebilir. Böylelikle ekip arkadaşına güven, kör noktaları azaltma, yetki ve görev paylaşımı gibi konular ekipler için bir duvar olmaktan çıkmış olacaktır.

Outdoor eğitimlerde çok fazla eğitim alternatifiniz var. Öncesinde gerçekleştirilen toplantılar sonucu ortaya çıkan ihtiyaçların analizi ile uygun eğitim içeriği düzenlenmeli, asla standart paketler sunulmamalıdır.

Vurgulanması gereken sorunlar ve hedefler neler ise, onları destekleyici aktivite ve içerik seçimi gerçekleştirilir. Örneğin; etkili ekip olma, ortak dil, ortak hedef v.b. kriterlerin öne çıktığı bir eğitim ise; ekipleri çok sayıda guruba bölerek rekabet temalı çalıştırmak yerine, ekiplerin bir arada, birbirleri ile etkileşimli olarak çalışacakları alternatifler üzerinden gidilebilir. Eğitim materyalleri ve içerikleri esnek ve birleştirici tutulabildiğinden kuruma göre şekillendirmektedir.

Aslında Teamworks olarak bizler, eğitim araçlarına yaygın olarak kullanılan “oyun” tanımlamasının kullanılmasından yana değiliz. “ Aktivite “ demek daha uygun olacaktır. Her ne kadar aktivitelerin temelinde motivasyon ve eğlence temaları yatsa da, yine de ekipleri geliştirici hedefleri daha baskın durumdadır.

İhtiyaç analizi sonrasında belirlenen hedefler doğrultusunda uygun aktiviteler belirlenir. Bu aktiviteler daha önce farklı eğitimlerde kullanılmış alternatifler arasından seçilebileceği gibi, talebe göre kuruma özel, yeni aktiviteler tasarlamakta mümkündür.

Aktivitelerin genel kurgusunda barındırdığı ihtiyaçları karşılayıcı hedefleri bulunmaktadır. Her bir aktivitenin 30 dk ile 180 dk aralığında sürdüğünü göz önünde bulundurduğunuzda, normal bir ekip, 1 günde ortalama 6 ila 8 aktiviteye katılabilecektir. Eğitimde verilmesi düşünülen hedefleri seçtiğiniz aktivitelere orantılı bir şekilde yerleştirir ve genel akışı planlarsınız.

Uygulamaları lojistik olarak karada ve denizde geçen şeklinde sınıflandırabiliriz. Karada geçen uygulama içerisindeki aktiviteler temelde: buz kırıcılar, alçak ip parkurları, yüksek ip parkurları, strateji ve proje uygulamaları olmak üzere 5 alt gurupta toplanabilir. Denizde geçen uygulamalar ise yelkenli tekneler ile, ihtiyaçlara göre belirlenen rotalarda verilmektedir.

Eğitimlerde katılımcıları eğitim baskısı altında bırakmamak ve farkındalık yaratıcı etkiler sağlamak adına kullanılan bazı senaryo alternatiflerimiz bulunmaktadır. Ekipler kimi zaman bir bombanın peşinde düşerken, kimi zamanda kayıp bir hazine sandığının izini sürebilir.

Ekiplerin aktiviteler içerisinde tutumları gözetmenler tarafından o aktivitelere ile ilişkili eğitim şablonlarına yerleştirilir, eğitim sonunda bu veriler ile ekip ve kişi profilleri çıkartılabilir. Bu method eğitimin geri bildiriminde kullanılabileceği gibi devamındaki eğitimlerde de üzerinde durulması gereken hedeflerin ortaya çıkartılmasını sağlamaktadır.

Teamworks olarak bizler, doğada yaşanan maceraları kurumsal tecrübelerimizle birleştirerek ekiplerin sınırlarını aşmalarını ve etkinliklerini artırmalarını sağlamayı amaç edinmekteyiz. Bunu yaparken de güvenlikten ödün vermeden her saniyesinden azami keyif alınacak ortamı oluşturmak önceliğimizdir.

Aktiviteler içerisinde yer alan yüksek ip parkurları ismini verdiğimiz, yerden minimum 2 metre yükseklikte gerçekleştirilen uygulamaların tamamında güvenlik ekipmanları kullanılmaktadır. Bu ekipmanlar dağcılık ve endüstriyel dağcılık sektörlerinde kullanılan yüksek dayanıklılığa sahip, dinamik – statik ipler, karabinalar, emniyet kolonları, kasklar, iniş ve emniyet aletleri gibi ekipmanlardır.

Her birey kendi sınırları doğrultusunda güvenlik sınırlarını çizmektedir. Bu noktada katılımcı profilini iyice analiz ederek uygun içeriği sunmak önemlidir. Ayrıca ekibimizin temelinde extreme outdoor sporları yaşam tarzı edinmiş kişiler yer almaktadır. Bu kişiler bireysel sınırların farkında olan, doğa sporları konusunda alanında uzmanlaşmış kişilerdir. Doğada İlkyardım başta olmak üzere sertifikalı ilkyardımcı unvanına sahip olan çalışanlarımızın yanı sıra talep edildiği taktirde medikal hizmet kapsamında ambulans hizmette sunulabilmekte, katılımcılara bireysel ferdi kaza sigortası yaptırılabilmektedir.

Toplum olarak, birliktelik ve ekip çalışmasına yatkın bir kültüre sahip olduğumuzu rahatlıkla söyleyebiliriz. İş hayatına gelindiğinde ise ön yargılar zinciri, sınıf farklılıkları, değer yargıları, yetki ve görev dağılımları gibi unsurlar sebebi ile ekipler içerisinde bir takım duvarlar örülebiliyor.

Genel olarak şirketler içerisinde ekip ruhu oluşturmanın önemli olduğu kanısı hâkim, fakat büyük çoğunluk bu misyonu ekip koordinasyonundan sorumlu lider ya da yöneticiden bireysel olarak beklemek gibi bir yanlışa düşmekte. Ekip ruhu oluşturmak, ekibin bütünü sayesinde gerçekleşecektir. Ekip üyeleri arasında birebir diyaloglar ile hedeften sapılarak sık sık görülen guruplaşma ile karşılaşılabilir. Şirketlerin öncelikle ekip dinamiklerini arttırıcı eğitimler ile ekip ruhu oluşturmak arasındaki bağlantıyı kavrayabilmesi gerekmektedir.

Etkili bir ekip olma yolunda; ekip çalışması, iletişim, stratejik planlama, güven oluşturma, değişim adaptasyonu, çatışma yönetimi, sonuç odaklılık gibi onlarca kriter sayabilirsiniz. Fakat bunların içerisinden en öne çıkanlar güven eksikliği ve çatışma korkusu olacaktır hiç şüphesiz; diğer tüm saydıklarınız bu 2 kriterin üzerine inşa edilen performans arttırıcı unsurlar olacaktır. Bu bağlamda da kurumların çalışanlarını daha çok bir arada tutabileceği, sosyalleşmeyi arttırıcı etkinliklere ağırlık vermesi gerekecektir. Bunu yaparken kişilerin günlük hayatta rahatlıkla yapabileceği uygulamalar yerine, daha farkındalık yaratıcı etkinlikler düzenlemek doğru bir yaklaşım olacaktır. Eğitim temasının ya da bunu oluşturacak yukarıda saydığımız hedeflerin vurgulanması asıl amaçsa, bowling turnuvası, paintball, atv sürüşü v.b. uygulamalar tek başlarına çok ta doğru bir yaklaşım olmayacaktır.

Genel olarak eğitim sektöründeki eksikliklere bakacak olursak; firmaların kafasında oluşan soru işaretleri ve korkuları giderici yaklaşımları destekleyici platformlar çoğalmalı öncelikle. Eğitim firmaları doğru ihtiyaç analizi yapmayarak, standart yönlendirmeler ile eğitimler, ya da eğitim adı altında motivasyon uygulamaları gerçekleştirirlerse ekipler üzerinde maalesef negatif bir etki bırakabiliyor. Bu da outdoor eğitimlerin sektördeki güvenini sarsıyor. Kurumların hedefleri doğrultusunda uygun eğitim planlaması gerçekleştirebilecek firmaları tercih etmesi önemli bir nokta; gidip te bir gezi firmasından outdoor eğitim almamalısınız. Eğitimlerin en önemli noktası geribildirim ve takip sürecidir. Uygulamaları ne kadar zengin tutarsanız tutun, destekleyici olarak geribildirimlerde bulunmuyor, iş hayatında yaşanılanlar ile bağlantılar kurmuyorsanız eğitimi tamamlamış olmazsınız. Bunun devamında da takip süreci gelecektir.

Eğitim firmasının yaklaşımı kadar eğitimi alacak şirketin yaklaşımı da önemlidir. Çoğu zaman gerçekleştirilen eğitimin uygulama ve takip sürecinde rol alacak, yorumlayacak eğitim departmanı ya da eğitim sorumlusu maalesef bulundurulmuyor.

Outdoor eğitimlerde her dönem için uygulama alternatifleri bulunmakla birlikte sıklıkla tercih edilen aylar: eylül, ekim, kasım, aralık, nisan, mayıs ve haziran aylarıdır. Genel olarak yağışlı, çok soğuk ya da çok sıcak hava şartlarının baskın olduğu aylarda outdoor da fazla talep olmaz. Bu aylarda outdoor eğitimlerin indoor alanlarda da uygulanabilen aktiviteleri seçilerek düzenlemeler yapılmaktadır. Böylelikle kurumların sınıf içi uygulamalarını destekleyici yönde eğitimler gerçekleştirilmiş olur.

Kriz şartlarında yapılan eğitimler öncelikle çalışanınıza olan değer yargınızı öne çıkartır nitelikte olacaktır. Firmanızın pazardaki duruşunu güçlü ve net bir şekilde ifade etmiş olursunuz; buradan yola çıkarak çalışanınız üzerinde güven etkisi yaratması sonucu işe bağlılığı ve verimliliği arttırırsınız.

Bu süreçte yeni yaklaşımlarda azalma var elbette. Krizden çıkış ve ekip dinamiğini arttırma yolunun eğitimlerden geçtiğinin kavranması gerekiyor öncelikle. En yaygın yapılan hata kriz sebebi ile kısılan bütçelerin başında eğitim ve organizasyon bütçelerinin gelmesi oluyor. Aslında bu yaklaşım sonucu kriz süreci uzatılıyor, kurumların ve çalışanların yıpranma oranları artarak yeni bir çıkmaza sürükleniliyor. Kriz döneminde ağırlıklı olarak çok uluslu firmalar outdoor eğitimlere ağırlık vermekte.

Kurumsal eğitimlerde sürekliliği sağladığımız firma eğitimlerinde ciddi bir azalma görülmez. Örneğin; Teamworks olarak her dönem düzenli olarak eğitim / organizasyon gerçekleştirdiğimiz guruplarımız var, ihtiyaç analizi ve takip sürecinin verimliliğini arttırdığınızda bu gurupların sayısı da artacak ve düzene girecektir.

İlk defa outdoor eğitim almayı planlayan uzun soluklu projeler için demo programlar düzenlenebilir. Böylelikle daha pozitif yaklaşımlar elde edilecek; kurumlar outdoor eğitimin, gelişim süreçlerindeki önemini daha net izleyebilecektirler.